Laparoskopik Kolon Ameliyatlarının Tarihçesi
Birinci kez 1990’larda uygulanmaya başladı. Başlangıçta laparoskopik tekniklere alışık olunmaması, usul güçlükler ve uzun tedavi süreleri yüzünden yoğun şekilde azca kabul görmüş oldu.
Kanser için yapılması ilk kez 1992’bile bildirildi. Onkolojik prensipler sebebiyle başlangıçta yoğun şekilde mesafeli yaklaşıldı. Kolon kanserinde temel Kabul görmesi hemen hemen 2004’e mislinde gecikti. Bahsi geçen endişeler şunlardı:
Pnömoperitonun, namıdiğer batının gazla şişirilmesinin tesirleri
- Tamamen eksplorasyon ve tumor lokalizasyonunun sağlanıp sağlanamayacağı (şimdilerde ilerleyen görüntüleme metodları ile desteklenmekte)
- Tümöre dokunmadan dokunun idaresi
- Köktencilik rezeksiyona güvenli olunması gerekliliği
- Port yerinden nüks tehdidi
Bahsi geçen tıbbi türünde usul yeteneklerin geliştirilmesine duran gerekseme hızla meydana çıkmıştır. Prosedürler 1990’lardan bahsi geçen yana evrim geçirmiştir. Başlangıçta genel anlamda iyi huylu patolojiler için (divertikülit, fonksiyonel hastalıklar, palyatif tıbbi) seçenek edilirken, 2010’de bundan böyle kolon kanserinde seçilecek metod durumuna getirilmiştir. Bahsi geçen arada, başlangıçta lateralden mediale varolan disseksiyon medialden laterale evrilmiştir. Gene başlangıçta bağırsak laparoskopik şekilde serbestleştirilip, anastomoz için dışarı alınırken, günden güne bütün ameliyatın kapalı biçimde yapılması usülü geliştirilmiştir. 2005’den sonrasında robotik tıbbi bile sözü edilen gelişmeyi hızlandıran bi ilerleme olmuştur.
Laparoskopik safra kesesi ve reflü ameliyatlarına kıyasla kolon tedavisinin ilerlemesi fazla daha yavaş olmuştur. Başlangıcından başlayarak 4 sene içerisinde (1988-1992) kolesistektomilerin % 75’I, Nissen ameliyatının (1991-1995) ise % 50’si laparoskopik biçimde yapılmaktadır bir duruma getirilmiştir. Bahsi geçen miktar kolon cerrahisinde (2000-2004) % 7-8 düzeyinde kalmıştır.
Cerrahlara laparoskopik kolon cerrahisinden ırak durmalarının sebepleri sorulduğunda, fazla kuvvet mevcut olması, çokca uzun sürmesi, öğrenmeye süre ayırt etmek gerekmesi ve fazla yüksek bedelli bulunması ilk sıradadır.
Hakkaten bile laparoskopik kolon cerrahisi kimi usul güçlükler içermektedir. Ilk olarak çift el koreografisini bile bulunduran daha sonraki laparoskopik kabiliyetler gerektirir. 3 boyutlu bi sahada iki boyutlu çalışmanın zorlukları olmaktadır. Çokca kadranda çalışılır, böylece tek bi alana odaklanmak olasıdır olmamakta. Ters açılar sebebiyle görüntüleme güçlükleri ihtiva eder.
Proksimal damar bağlamalarında alışık olunmayan 1 anatomi söz mevzusudur. Ve tedavi süreleri başlangıçta açık ameliyata gore uzundur. Bu sebeple, sakin olunmalı ve gerektiğinde açık ameliyata geçmekten korkulmamalıdır.
Negatif yanlarına karşılık, laparoskopik usul gitgide basit gelmektedir. Zaman içinde süreler kısalmaktadır. 1 kez öğrenildikten sonar seçenek edilmektedir. Hastanede kalış ve alışılagelen yaşama dönme süreleri kısalmaktadır.
Laparoskopik kolon tedavisinin başlangıcında cerrahın kendine sorması gerekli olan sorular, gündelik pratiğinde minimal invaziv girişimlerin ne oranında yer kapladığı, esas laparoskopik kabiliyetlere haiz cereyan edip olmayacağı, ilerleyen laparoskopik tekniklere hakim cereyan edip mevcut olmadığı, öğrenme eğrisini tamamlayacak tamamen adette vaka sayısına haiz cereyan edip bulunmayacağı, kolonik anatomiye hakim var olup mevcut olmadığı ve onkolojik tıbbi prensiplerine hakim bulunup olmadığıdır.
Açık ameliyata dönme olasılıkları cerrahın tecrübesine mecbur biçimde dörtte birine oranında azalmaktadır. Bahsi geçen ameliyatların yapılacağı merkezin lüzumlu usul altyapıya haiz bulunması de zorunludur.
Tedavi öncesi hazırlıklar de başarıda fazla mühim bir şeydir. Bunlar aralarında endoskopik yorumlama, tumor lokalizasyonu, işaretleme, laboratuar tetkikleri, bilhassa tumor markerları, radyolojik taramalar, akciğer-batın-pelvis tomografileri zorunludur.
Derhal tüm kolon ameliyatları 3-altı trokar girilerek gerçekleştirilebilir. Bahsedilen trokarların çapları 5-12 mm’dir. Namıdiğer karında bir tek minik kesiler oluşturulmaktadır. Unutulmaması lazım olan, açığa dönmenin yetersizlik değil, sağlıklı karar verme manasına geldiğidir. Kimse, açık ameliyata dönülerek sağlanan güzel sonucuyla anımsamaz, fakat yanlış yorumlama ile tarz açılacak fena netice unutulmaz olacaktır.