Prostat Tedavisinde HoLEP Yöntemi

Prostatın tedavisi için yapılan HoLEP ameliyatı sonrası sonda kalış süresi TUR ameliyatına göre daha kısa olmakla birlikte ortalama 1-2 gün arasındadır.

Bu işlem aslında açık prostat ameliyatı ile benzer prensiplere göre yapılır. Ancak açık prostat ameliyatından farklı olarak herhangi bir kesi olmaksızın tamamen kapalı olarak gerçekleştirilir. Açık prostat ameliyatına göre kanama miktarı çok daha az olmakta, sonda kalış süresi ve hastanede yatış zamanı daha kısa sürmektedir. Hastalar açık ameliyata göre çok daha konforlu ve hızlı bir iyileşme süreci yaşayarak erken dönemde günlük yaşantılarına dönebilir. Geniş görüş altında direk gözle görülerek yapıldığı için içeride hiç doku kalmamakta, dolayısıyla açık prostat ameliyatına göre daha iyi sonuçlar elde edilmektedir.

“Prostat ameliyatlarında son teknoloji” yöntemlerinin hangisinin olduğu merak edilen konular arasında yer alır. Her geçen gün prostat tedavisinde yeni yöntemler ortaya çıkmaktadır. HoLEP dışında TUR , Greenlight lazer, Thulium lazer gb yöntemleriyle prostat ameliyatı yapılabilmektedir.

TUR ve Greenlight gibi kapalı yöntemlerle yapılan ameliyatlarda prostat dokusunun tam olarak çıkarılamamaktadır. Bu ameliyatlarda kalan prostat dokusu zamanla büyüyebilmekte ve bir süre sonra tekrar benzer şikayetlere sebep olabilmektedir. HoLEP yönteminde hastalığın tekrarlama riski yok denecek kadar azdır.

HoLEP ameliyatı da diğer ameliyatlar gibi anestezi altında gerçekleştirildiği için anesteziye ait risk faktörlerini içermektedir. Ancak ameliyat süresinin daha kısa olması ve kanama miktarının az olması nedeniyle kronik hastalıklara sahip kişilerde diğer tekniklere göre daha güvenlidir.

Hastalar ameliyat sonrası birkaç gün içerisinde gündelik işlerine dönebilirler. HoLEP Oldukça hızlı ve konforlu bir iyileşme sürecine sahip bir ameliyat tekniğidir. Ancak ağır işlerde çalışabilmek ve spor aktivitelerinde bulunmak için tüm ameliyatlarda olduğu gibi 2-4 hafta gibi bir bekleme süresi gerekmektedir.

İyi Huylu Prostat Büyümesi (BPH) yaşla birlikte büyüyen prostatın etrafını sardığı mesanenin (idrar torbası) çıkışını tıkaması ve idrar akımına engel olmasıdır.

Prostatta iyi huylu büyüme 50 ve 60’lı yaşlardaki erkeklerin yaklaşık yarısında; daha ileri yaş grubundaki erkeklerin ise yüzde 90’ında idrar yapmakla ilgili problemlere yol açmaktadır. BPH’nın yaşlanmayla birlikte erkeklerde oluşan hormonal değişikliklerle ilişkili olduğu düşünülmektedir.

Zayıf idrar akımı, kesik kesik idrar yapma, idrarını tam boşaltamama hissi, sık idrara gitme, gece idrara kalkma, ani sıkışma hissi ve idrardan kan gelmesi prostat büyümesinin başlıca belirtileri arasında yer.

İlerlemiş ve müdahalede gecikilmiş prostat büyümesi vakalarında, hastanın yaşam konforunun bozulmasının yanı sıra böbrek yetmezliği gibi ciddi problemler ortaya çıkabilir.

BPH teşhisinde, prostatın muayenesi önem taşırken, hastanın durumuna göre Prostat Spesifik Antijen (PSA) testi, idrar akım testi, işeme sonrası kalan idrar miktarı ölçümü, ultrasonografi ve sistoskopi gibi test ve görüntüleme yöntemleri kullanılır.

İyi huylu prostat büyümesi tedavi yöntemleri, uzman hekim tarafından hastanın durumuna göre belirlenir. Hastanın şikâyetlerinin şiddetine bağlı olarak uygulanabilecek takip, ilaç tedavileri, girişimsel ve cerrahi tedaviler bulunmaktadır. Eğer hastada BPH belirtileri hafif düzeyde görülüyorsa takip edilir, orta düzeyde görülüyorsa ilaç ve girişimsel yöntemler kullanılır, ileri düzeyde görülüyorsa açık cerrahi ve kapalı gerçekleştirilen prostat lazer ameliyatı yöntemlerine başvurulur.